Vahşi depolama skandalı ile çalkalanan Urla Belediyesi’nde sular durulmuyor. Basına yansıyan görüntülerin ardından alanda tespit yapan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, yapılan denetimler sonrası hafriyat, evsel atıklar ve eski mobilyaların Urla Belediyesi ile özel bir firma tarafından bölgeye döküldüğünü ifade etti. Bakanlık, bu durumun Urla Belediyesi’nin çevre yasalarını ihlal ettiğini belirterek ceza kesmeye karar verdi.
Çevre Kanunu kapsamında Urla Belediyesi’ne ve ilgili firmaya ayrı ayrı 1 milyon 869 bin 726 TL, toplamda ise 3 milyon 739 bin 452 TL idari para cezası kesildi. Aynı zamanda, bu duruma sebebiyet veren sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Ceza uygulanmasının ardından, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan’ın ulusal bir televizyon kanalına vermiş olduğu röportajda, döküm yapılan alan için Orman Genel Müdürlüğü’nden alınan resmi bir izin belgesi olduğunu ileri sürdüğü gözlemlendi.
Selçuk Balkan, dökülen moloz ve hafriyatın bu izin belgesi kapsamında yapıldığını savunarak, kendini haklı çıkarmaya çalıştı. Ancak, bu iddialara yanıt veren Urla Belediyesi AK Parti Meclis Üyesi Ümit Arslan, başkanın ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Arslan, Balkan’ın Yağcılar’daki moloz döküm izninin Ovacık için alınmış izin belgesi gibi gösterip halkı yanıltmaya çalıştığını ifade etti. Arslan, bu durumu eleştirerek şunları söyledi:
“Selçuk Balkan, yanlış bir belgeyle Urlalıları kandıramazsın. İzin belgesinin bahsi geçen alan ile alakası yok. Başkan Balkan hatasını kabul etmek ve düzeltmek yerine böyle aldatmacalara yöneliyor. Röportajında, döktüğün moloz ve hafriyat için Orman Genel Müdürlüğü’nden izin aldığını söyledin. Ancak gösterdiğin belge, Yağcılar Mahallesi için değil; Ovacık ile Bademler arasında yapılacak yol temizliği için verilmiş bir izin belgesidir. Bu belgeyi Yağcılar’daki doğa tahribatını meşrulaştırmak için kullandın.”
Ümit Arslan, Balkan’ın bu tavrının sadece hukuki değil; aynı zamanda etik açısından da yanlış bir yaklaşım olduğunu vurgulayarak, “Ulusal bir kanalda bu belgeyle doğa katliamını meşru göstermeye çalıştın. Bu yaptığın açıklamadan dolayı, bir Urla Meclis Üyesi olarak, Yağcılar halkından ve Orman Bölge Müdürlüğü’nden özür dilemen sana dostane tavsiyemdir” şeklinde konuştu.
Yaşanan bu skandal, Urla Belediyesi’ndeki yöneticilerin çevreye duyarlılık konusundaki tutumlarının sorgulanmasına sebep oldu. İlgili bakanlığın kesmiş olduğu ceza, bölgedeki çevre koruma anlayışını bir kez daha gündeme getirdi. Ayrıca, halkın bu tür uygulamalara karşı tepkisinin giderek arttığı ve yöneticilerin hesap verme sorumluluğunun daha da ön plana çıktığı görüldü. Urla Belediyesi’nin bu süreçte nasıl bir yol izleyeceği merakla bekleniyor.
“`
