İzmir’de 12 Temmuz 2024 tarihinde yaşanan trajik olayda, Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay, sağanak yağış sonucu oluşan su birikintisine basarak elektrik akımına kapılarak hayatlarını kaybetti. Bu olay sonrası başlatılan dava kapsamında sanık sayısı 45’e ulaştı. Olayda yaralı olarak kurtulan Ersin Eren Çavga, davaya katılarak şikayetini iletti.
İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılama sürecinde, duruşmaya Özge Ceren Deniz’in babası Ahmet Abi, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı. İlk kimlik tespitinin ardından duruşma başlatıldı. Mahkeme başkanı, ek bilirkişi raporunun dosyaya ulaştığını duyurdu. Beş kişilik bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, olayın gerçekleşmesinde Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay’ın herhangi bir kişisel kusurunun olmadığı belirtilirken, olayın öngörülebilir ve önlenebilir olduğu, kaçınılmazlık unsurunun bulunmadığı ifade edildi. Bilirkişi raporuna göre, olay yerinde iki kurumun da gerekli koruyucu ve önleyici tedbirleri almadığı tespit edildi.
Soruşturma sürecinde hazırlanan iddianamede, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, Genel Müdür Yardımcısı Serdar Sadi, eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu ve diğer yetkililer hakkında “taksirle öldürme” suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istendi. Aynı zamanda, suçun bilinçli taksirle işlenmesi sebebiyle TCK’nın 22/3’üncü maddesi gereğince verilecek cezanın yarı oranında artırılması talep edildi. Bu davanın derinleşmesiyle, sanık sayısı 45’e çıkarıldı.
Duruşmada bulunan bazı sanık avukatları, ek rapora itirazda bulunarak raporun reddini talep etti. Ancak bu talep mahkeme heyeti tarafından reddedildi. Mahkeme başkanı, GDZ taşeron firma yetkilisi Cenan Demircan ile Erkut Bozkurt ve Mehmet Güleçyüz hakkında da taksirle öldürme suçundan dava açıldığını belirtti. Böylece, mevcut dava ile birleştirilen yeni dosyalarla sanık sayısı 45’e yükseldi.
Duruşmada söz alan müşteki Ersin Eren Çavga, “O bölge uzun süredir sorunluydu. 9 Ocak’ta arıza yaşanmış ve ekipler sadece geçici bir çözüm üretmişti. Olay günü ben bir kişiyi kurtarmaya çalıştım ama elektrik akımına kapıldım. İlgili kurumlara defalarca uyarılarda bulunduk ama dikkate almadılar. Şimdi, yaşanan ihmalkarlığın bedelini biz ödedik. Bu olayın sorumlularının hesap vermesini istiyorum, şikayetçiyim” dedi. Çavga’nın yaşadığı travmanın etkisiyle uyuyamadığını ve psikolojik olarak zor bir durumda olduğunu da ifade etti.
Sanıklar ve avukatları ise duruşmada suçsuz olduklarını belirterek tahliye ve beraat talebinde bulundular. Yapılan savunmaların ardında, mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı 30 Eylül’e erteledi.
Duruşmanın ardından Ahmet Abi, “Kamu vicdanını rahatlatacak bir karar çıkacağına inanıyorum ve adalete güveniyorum” diyerek umutlarını paylaştı. Ailenin avukatı Ayşe Sarıçiçek, ek bilirkişi raporunun incelenmesi gerektiğini ifade etti. Özge’nin tıp fakültesinde okuyan iki kardeşi de davaya katıldıklarını bildirdi ve sonuna kadar davalarını takip edeceklerini vurguladı. Olay, İzmir’in Konak ilçesi Alsancak semtinde yaşanan trajik bir kaza olarak kayıtlara geçti.