İzmir’de, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri çerçevesinde turuncu giysileriyle bir araya gelen kadınlar, “Eşitliğe Yürüyoruz” mottosuyla düzenlenen yürüyüşle şiddetsiz bir gelecek talebinde bulundu. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin organizasyonuyla gerçekleştirilen bu anlamlı etkinlikte, katılımcılar, şiddetin olmadığı bir geleceği simgeleyen turuncu parçalarla saat 12.30’da Vasıf Çınar Meydanı’nda toplandı.
Yürüyüşe, Karantina sahil bölgesinden hareket eden ve “Şiddete Karşı Pedal Çevir” adını taşıyan bisiklet grubu da katılım gösterdi. Bu grup, bisikletleriyle Lozan Kapısı’ndan geçerek, etkinlik alanı olan Kültürpark’a doğru yöneldi. Etkinlik boyunca, katılımcıların coşkusu ve birlikte hareket etme arzusu gözlemlendi.
Yürüyüşe katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın eşi Öznur Tugay, bu özel günün önemine vurgu yaparak, “Bugün hepimiz için çok kıymetli bir farkındalık günü. Biz bu yolculuğu ancak bir arada olarak anlamlı kılabiliyoruz. Sivil inisiyatif, bu anlamlı günde çok güçlü bir şekilde bir arada yaşadı. Çok değerli herkes bir araya geldi ve kıymetli bir yürüyüş gerçekleştirdik” şeklinde konuştu. Tugay’ın açıklamaları, toplumsal dayanışmanın gerekliliğini ve birlik olmanın sağladığı gücü dile getirirken, bu tür etkinliklerin önemine dikkat çekti.
Etkinlikte yer alan katılımcılardan Hüdaver Aydın, turuncu giysi giymenin sembolik anlamına değinerek, “Bugün turuncu renk bizim rengimiz, bayanların rengi. Kadına şiddete hayır, bütün şiddetlere hayır. Kadının gücünü göstermek istedik” diye belirtti. Aydın ayrıca, şiddet karşıtlığını yalnızca kadınlarla sınırlı tutmadıklarını vurgulayarak, “Kadına, hayvana, çocuğa, insana, bitkiye, hatta tüm şiddetlere hayır. İnşallah hep böyle barış içinde bir dünyamız olur” ifadelerini kullandı.
Diğer bir katılımcı olan Sami Duman ise, bisikleti ile yürüyüşe katılarak, sadece kadınlara değil, her türlü şiddete karşı durmanın önemine dikkat çekti. Duman, “İşimi bırakıp, bugünün anlamına katkıda bulunmak için geldim. Bisikletli olarak biz de trafikte şiddete maruz kalabiliyoruz. Bisikletimi trafikte fark edilmek için özel olarak hazırlıyorum” sözleriyle, toplumsal sorumluluğunu ifade etti. Turuncu rengin pozitif enerji vermek ve dikkat çekmek için kullanıldığını da dile getirerek, bu tür etkinliklerin farkındalık yaratma konusundaki önemini vurguladı.
İzmir’deki bu anlamlı yürüyüş, katılımcıların bir araya gelerek toplumsal sorunlara karşı seslerini duyurmaları açısından büyük bir adım oldu. Kadına yönelik şiddeti protesto etmekle kalmayıp, tüm şiddet türlerine karşı durduklarını ifade eden grup, toplumsal dayanışmanını ve birlik olmanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Etkinliğin sonunda, katılımcıların coşkusu, umut dolu bir geleceğe yönelik inançlarını perçinledi ve birlikte hareket etmenin gerekliliğini bir kez daha hatırlattı.
