İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZBETON ile ilgili olarak başlatılan yolsuzluk soruşturması çerçevesinde, “asfalt kaplaması, yol ve inşaat bakım onarım ve yenileme işleri” konularında ihaleye fesat karıştırıldığı iddialarıyla açılan davada, eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’nın da aralarında bulunduğu toplam 44 sanık, hakim karşısına çıkmayı bekliyor.
![]()
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, İZBETON AŞ’de taşeron şirketler aracılığıyla yolsuzluk yapıldığı iddiaları üzerine bir soruşturma başlattı. Bu süreçte, 1 Temmuz tarihinde 157 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Aralarında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’nın da bulunduğu 139 şüpheli gözaltına alındı. Emniyet ve adli işlemlerin tamamlanmasının ardından, söz konusu isimlerden bazıları tutuklandı, bazıları ise serbest bırakıldı. Soruşturmanın tamamlanmasıyla birlikte, Soyer ve Aslanoğlu’nun da bulunduğu sanıklar için kooperatif davası açılırken; “asfalt kaplaması, yol ve inşaat bakım onarım ve yenileme işlerinde” yolsuzluk ile “iş makinesi ve araç kiralanması hizmet alımlarında” yolsuzluk suçlamalarıyla üç ayrı iddianame hazırlandı. Heval Savaş Kaya, bu üç iddianamede de sanık olarak yer almakta.
Hazırlanan iddianamede, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “asfalt kaplaması, yol ve inşaat bakım onarım ve yenileme işleri” konusundaki ihaleye fesat karıştırıldığı iddiaları çerçevesinde, 44 kişi hakkında toplamda 3 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası talep edildi. İddianame, İzmir 28’inci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi ve sanıkların tahliyesine karar verildi. Ancak, Heval Savaş Kaya’nın farklı bir kooperatif dosyasından tutuklu bulunması nedeniyle bu karara dahil edilmedi. Tutuksuz sanıklar, 28 Eylül 2023 tarihinde İzmir 28’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısında olacaklar. Duruşmaya, tutuksuz sanıkların yanı sıra kooperatif davasından tutuklu bulunan Heval Savaş Kaya’nın da katılması bekleniyor.
Yolsuzluk iddiaları, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İZBETON iştiraki üzerinden yürütülen ihalelerdeki işlemlerin geçerliliğini sorgularken, mahkeme süreci de şehrin siyasi atmosferini etkilemeye devam etmektedir. İZBETON’un geçmişte yürüttüğü projelerin denetimine dayanan bu iddialar, aynı zamanda belediye yönetiminde yaşanan tartışmaların derinleşmesine de zemin hazırlıyor. Süreç, şehrin gelecekteki altyapı projelerinde de güven ortamının nasıl inşa edileceği konusunda tartışmalara neden olabilir.
Sonuç olarak, İzmir’deki bu yolsuzluk soruşturması, yerel yönetimlerin şeffaflık ilkeleri bağlamında ele alınacak birçok soruyu gündeme getiriyor. Toplumda bu tür yolsuzlukların önlenmesi ve belediyelerin hesap verebilirliğinin sağlanması için daha sıkı denetim mekanizmalarının geliştirilmesi gerekliliği bir kez daha ön plana çıkıyor. İzmir’deki bu gelişmeler, diğer büyükşehirlerdeki benzer durumların sorgulanmasına neden olabilir.
