İsrail, Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana devam eden saldırılarını 345 gündür kesintisiz bir şekilde sürdürmektedir. Bu süreçte, Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalara göre, özellikle son 24 saat içerisinde gerçekleşen 3 ayrı saldırıda 24 Filistinli yaşamını yitirirken, 57 Filistinli de yaralanmıştır. Bu durum, bölgedeki insani krizin ne denli derinleştiğini gözler önüne sermektedir.
Saldırıların başlangıcından bu yana, toplamda 41,206 Filistinlinin hayatının sona erdiği, 95,337 kişinin ise çeşitli derecelerde yaralar aldığı bildirilmektedir. Bu rakamlar, bölgedeki çatışmanın ne denli vahim bir hal aldığını ve sivil halkın maruz kaldığı tehditleri açıkça ortaya koymaktadır. İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları, uluslararası kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanmakta olup, birçok ülke ve insan hakları organizasyonu durumu kınamaktadır.
Saldırılar, sivil hedeflerin de bulunduğu yerleşim alanlarına yönelmekte, bu da sivil kayıpların artmasına sebep olmaktadır. Filistinli aileler, sürekli olarak saldırılardan kaçmaya çalışırken, ihlaller karşısında yaşadıkları travmalar her geçen gün derinleşmektedir. Gazze’deki yaşam koşulları, temel ihtiyaçların karşılanamaz hale gelmesiyle birlikte daha da zorlaşmakta; gıda, su, sağlık hizmetleri gibi en temel insan hakları bile tehlikeye girmektedir.
Uluslararası gözlemciler ve insan hakları kuruluşları, bu tür saldırıların durdurulması ve sivillere yönelik koruma sağlanması için çağrı yapmaktadır. Filistin liderliği, bir an önce barış süreçlerinin yeniden başlaması gerektiğini vurgularken, İsrail’in askeri faaliyetlerinin sona erdirilmesi gerektiği üzerinde durmaktadır. Filistin halkının yaşadığı acıların hafifletilmesi ve bölgedeki gerilimin düşürülmesi için diplomatik girişimlere ihtiyaç duyulmaktadır.
Gazze’de gündelik yaşam, devam eden çatışmalar ve belirsizlik ortamında oldukça zorlu bir hale gelmiştir. İnsanlar, evlerini terk etme veya saldırılardan korunma çabaları içerisindeyken, aynı zamanda ailelerini de koruma mücadelesi vermektedir. Eğitim, sağlık gibi temel hizmetlerin aksaması nedeniyle çocuklar ve gençler, büyüme süreçlerini sağlıklı bir şekilde sürdürememekte, eğitim haklarından mahrum kalmaktadırlar.
Sonuç olarak, 7 Ekim 2023’ten bu yana süregelen bu çatışma, sadece iki taraf arasındaki bir savaş olmaktan öte, derin insani krizlere yol açan bir durum haline gelmiştir. Filistin halkının yaşadığı bu zor günler, uluslararası toplumun eyleme geçmesi gereken önemli bir dönem olarak değerlendirilmektedir. Barış ve istikrar için yapılacak her türlü diplomatik girişim, bölgedeki sivil halkın hayatını kurtarmak adına büyük bir öneme sahiptir.
