Kadınlar Saltanat Sürdü, Erkekler Yağlı Güreş İzledi
Kozluören Mahallesi, Osmanlı dönemine dayanan zengin bir kültüre ve geleneklere ev sahipliği yapmaktadır. 523. Geleneksel Yağlı Güreş ve Kadınlar Günü Pilav şenliği için köy halkı sabah erken saatlerde meydanda toplanmıştır. Erkekler, eşlerine işlerini teslim ederek güreş müsabakalarını izlemek üzere köyden ayrılmışlardır. Jandarma ekipleri ise köy girişini erkeklere kapatmış ve kadınların egemenliğinde bir gün geçirecekleri köyde kontrolü sağlamışlardır.
Kadınlar, eşlerinden devraldıkları işleri sürdürürken bir yandan da köy meydanında toplanarak eğlenceli bir gün geçirmektedir. Oyunlar oynayan, salıncakta sallanan kadınlar çeşitli illerden gelen misafirlere şenlik havasında etli bulgur pilavı ve ayran ikram etmektedirler. Gün boyunca kadınlar, saltanatlarını sürdürürken köyden uzakta bulunan erkekler ise yağlı güreş müsabakalarını izlemekte ve gelen misafirleri ağırlamaktadırlar.
Kozluören Mahallesi Muhtarı Mehmet Çalışkan, 523 yıllık geleneği savaş zamanında kadınların köyü idare etmesinden kaynaklandığını belirtmektedir. Maddi imkânsızlıklar nedeniyle uzun bir süre aradan sonra bu yıl şenliği tekrar düzenlediklerini ifade eden Çalışkan, protokol eşliğinde köyden ayrılarak kadınlara köyü emanet ettiklerini aktarmaktadır. Muhtarın eşi olan Emine Çalışkan ise eşinin mührünü alarak bir günlüğüne muhtar olmuş ve köydeki misafirlerle ilgilenmeyi üstlenmiştir.
Gelen misafirlere köy halkı tarafından büyük bir misafirperverlikle yaklaşılırken, akşam saatlerine kadar köye girişleri yasak olan erkekler ise köy dışındaki güreş müsabakalarını izleyerek vakit geçirmektedirler. Köy girişinde jandarma ekipleri bekleyerek erkeklerin içeri girmesini engellerken, kadınların bir günlüğüne saltanatını sürdürmelerine izin vermektedirler.
Kozluören Mahallesindeki geleneğin kökenlerini anlatan köy sakinlerinden Fatma Özdaş, köydeki yaşlı bir kadının köyü savaş zamanında idare etmesine dayanan hikayenin geleneğin temelini oluşturduğunu belirtmektedir. Köyde herkesin Gül Hatun olduğunu ifade eden Özdaş, bu tür etkinliklerle geleneklerin yaşatılmasının önemine vurgu yapmaktadır.
