DOLAR 41,8976 0,50%
EURO 49,0119 0,71%
ALTIN 5.869,460,81
BITCOIN 4530937-2,41%
İzmir
21°

PARÇALI AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Batı Anadolu’da Deprem Tehlikesi Arttı!
1149 okunma

Batı Anadolu’da Deprem Tehlikesi Arttı!

Ekim 15, 2025 16:33
Batı Anadolu’da Deprem Tehlikesi Arttı!
0

BEĞENDİM

Dokuz Eylü Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Batı Anadolu’da son günlerde meydana gelen depremlerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin 485 aktif fay hattı bulunduğunu ve bunlardan 200’ünün Batı Anadolu’da yer aldığını belirtti. Bu, bölgedeki deprem riskinin yüksek olduğunu göstermektedir.

“200 FAYDAN 8’İ KIRILDI KALANI KIRILMAYI BEKLİYOR”

Prof. Dr. Sözbilir, Batı Anadolu kabuğunun yılda 40 milimetre güneybatıya doğru ilerlediğine dikkat çekerek, “Bu kabuğun içinde 200’e yakın fay belli dönemlerde deprem üretme potansiyeline sahip. Bunların 6 ve 7 büyüklüğünde deprem üretme gücü var. Bu fayların son yüzyılda 8 tanesi kırılmış durumda. Geri kalan fayların tümü kırılmayı bekliyor. Zamanı geldiğinde bunlar belli ölçeklerde, belli büyüklüklerde deprem üretecekler.” şeklinde konuştu.

“JEOTERMAL SİSTEMİN VARLIĞI NEDENİYLE SARSINTILAR HEMEN BİTMİYOR”

Batı Anadolu’nun iç kısımlarında da deprem hareketliliğinin sürdüğünü belirten Sözbilir, bölgenin jeotermal potansiyelinin yüksek olduğunu ifade etti. “Faylar deprem üretmeye başladığında, jeotermal sistemin varlığı sarsıntıların hemen bitmemesine neden oluyor. Simav ve Sındırgı faylarında bu durum sıklıkla yaşanıyor.” dedi.

“GELENBE FAYI 2 İLE STRES TRANSFER EDİYOR”

Sözbilir, Simav’daki deprem hareketliliğini değerlendirirken, Simav Fay Zonu’nun yaklaşık 200 kilometre uzunluğunda olduğunu ve 7 farklı segmente ayrıldığını belirtti. Bu segmentlerin her biri 6 ila 7,2 arasında deprem potansiyeline sahip. En büyük sarsıntı 1970 yılında gerçekleşen Gediz depremi sırasında yaşandı. Şu anda Simav’ın kuzeyinde depremlerin olduğunu kaydeden Sözbilir, fayın orta kesimlerinin oldukça sakin olduğunu vurguladı. Fakat Simav Fayı’na dik düşen gelen Gelenbe Fayı’nın, üzerindeki stresi kendi doğrultusu boyunca kuzey veya güney tarafına transfer etme özelliğine sahip olduğunu açıkladı. “Dolayısıyla bu fay, kendisinin kırılması yerine gerilimi başka noktalara iletebiliyor. Eğer kuzey tarafına aktarırsa Balıkesir fayına, güney tarafına aktarırsa da Manisa’nın Akhisar ve Soma bölgeleri açısından risk oluşturabilir.” ifadelerini kullandı.

“3 FAY İÇİN DEPREM ÜRETME ZAMANI GELDİ”

İzmir özelinde 40 fay bulunduğunu, bunlardan 17’sinin karada yer aldığını dile getiren Sözbilir, 1688 yılında meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki yıkıcı depremin üzerinden 337 yıl geçtiğini hatırlattı. “O dönemde 10 bine yakın can kaybı yaşanmıştı. Ayrıca, hatırlayacağınız üzere, 30 Ekim 2020’de 6,6 büyüklüğünde bir deprem daha oldu. Ancak bu deprem, Sisam merkezli olduğu için kendi karasularımızdaki faylarla alakalı değildi.” diyerek, İzmir’deki fayların henüz kırılma aşamasına gelmediğini belirtti.

Özellikle Tuzla Fayı, Gülbahçe Fayı ve Seferihisar Fayı gibi fayların deprem üretme zamanlarının geldiğini aktaran Sözbilir, “Yaptığımız çalışmalar, İzmir’deki fayların sismik anlamda aktif olduğunu ve bu fayların deprem üretme potansiyeli sunduğunu gösteriyor. İzmir’i depreme hazır bir kent konumuna getirmemiz gerekiyor.” dedi.

En az 10 karakter gerekli