Danıştay’da görevli Tetkik Hakim A.H. (42), geçtiğimiz gün akşam saatlerinde Mardin’de konakladığı otelin odasında başından silahla vurulmuş şekilde bulundu. Olayın hemen ardından yoğun bakıma alınan A.H.’nin tedavisi hala sürmektedir. Olay, Mardin’in Artuklu ilçesinde gerçekleşti. İlgili haberlere göre, A.H. bayram tatili dolayısıyla Mardin’de bulunuyordu ve otel odasından beklenmedik bir silah sesi duyuldu.
Otel çalışanları, silah seslerinden sonra A.H.’nin odasına girdiğinde onu kanlar içinde buldu. Sağlık ve polis ekiplerine yaptığı ihbar sonucunda olay yerine hızla müdahale ekipleri sevk edildi. Gelen ekipler, A.H.’nin başından vurularak ağır yaralandığını belirledi. İlk müdahalesinin yapılmasının ardından A.H., ambulansla yakındaki özel bir hastaneye götürüldü.
A.H.’nin durumu oldukça kritik; hayati tehlikesi devam ediyor. Olayla ilgili başlatılan soruşturma devam ederken, kamuoyunun dikkatini çeken bu olay üzerine Adalet Bakanlığı da bir açıklama yapmak zorunda kaldı.
ADALET BAKANLIĞINDAN AÇIKLAMA
Adalet Bakanlığı, A.H.’nin durumu hakkında bilgilendirici bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Danıştay Tetkik Hakimi A.H., Mardin’de bulunduğu otel odasında ruhsatlı silahı ile intihar girişiminde bulunmuş, 112 Acil Servis ekiplerince hızlı bir şekilde müdahale edilerek Mardin Araştırma Hastanesi’ne sevk edilmiştir. Hayati tehlikesi devam etmektedir. Ayrıca, silahlı saldırı şeklinde yayınlanan haberlerin doğru olmadığı belirtilmektedir,” denildi.
Bu olay, sadece A.H. ve ailesini etkilemekle kalmamış, yargı camiasında da büyük bir endişe ve kaygı yaratmıştır. Bu tür intihar girişimlerinin ardındaki nedenler sıklıkla derinlemesine incelenmeyi gerektiren karmaşık ruhsal durumlar olabilir. A.H. ile ilgili sağlık durumu ve olayın arka planı, daha geniş bir perspektiften değerlendirildiğinde, hukuki ve psikolojik açıdan önemli sonuçlar doğurabilir.
Mardin’de yaşanan bu trajik olay, yargı mensupları ve aileleri arasında endişe yaratırken toplumda şok etkisi yarattı. Olayın aydınlatılması için başlatılan soruşturma, A.H.’nin geçmiş psikolojik durumu, iş yükü ve mesleki stres faktörleri gibi unsurları kapsamaya başlayacak gibi görünüyor. A.H. gibi yargı çalışanlarının ruhsal sağlıklarına dikkat edilmesi ve çeşitli destek sistemlerinin devreye sokulması gerektiği konusunda kamuoyunda artan bir farkındalık söz konusu.
Olayın ilerleyen günlerde nasıl şekilleneceği ve A.H.’nin sağlık durumunun nasıl gelişeceği merakla bekleniyor. Toplumun bu konudaki hassasiyeti ve destek mekanizmalarının işleyişi, benzer trajedilerin önüne geçebilir.
