Ege Üniversitesi’nde Sualtı Arkeolojisi Söyleşisi
Ege Üniversitesi, Türkiye’nin zengin kültürel mirasını gelecek nesillere aktarma sorumluluğunun bilinciyle gerçekleştirdiği organizasyonlarda geçmişe sahip çıkmaya devam etmektedir. Bu bağlamda, Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi tarafından düzenlenen “Müze Söyleşileri” etkinliği kapsamında “Türkiye’de Sualtı Arkeolojisi” konulu bir söyleşi gerçekleştirildi. Etkinliğe, Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi Müdürü Doç. Dr. Dilek Maktal Canko, akademik ve idari çalışanlar, konuya ilgi duyan sanatseverler ile öğrenciler katılım gösterdi. Bu söyleşide, Sualtı Arkeolojisi Uzmanı Arkeolog Dr. Mehmet Bezdan konuşmacı olarak yer aldı.
Doç. Dr. Dilek Maktal Canko, Etnografya Müzesi olarak bu tür etkinlikleri sürekli hale getirdiklerini ifade ederek, “Sanatın pek çok farklı alanında uzman konuşmacılarımız tarafından etkinliklerimiz devam ediyor. Geçen sene yoğun bir şekilde etkinliklerimizi tamamlamıştık. Bu sene de eğitim-öğretim döneminde nitelikli uzmanların yer alacağı etkinlikler planladık ve bunları Ege Üniversitesi çatısı altında gerçekleştirecek olmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.
Söyleşinin açılışında Sualtı Arkeolojisi Uzmanı Arkeolog Dr. Mehmet Bezdan, “Eğer denizcilik tarihi yazılacaksa, Anadolu’nun kıyıları olmadan bunu yapma şansımız yoktur. Sualtı arkeolojisini Türkiye olmadan anlatmak imkânsız. Sualtına yönelik gerçekleştirilen ilk kazının ülkemizde yapılması ile de bunu net bir şekilde görmekteyiz” diyerek, Türkiye’nin sualtı arkeolojisi açısından önemine vurgu yaptı. Ayrıca, arkeolojik çalışmaların disiplinli ve titiz bir şekilde yürütüldüğünü belirtti. “Arkeolojide yaptığımız en önemli şey belgeleme, çizim, fotoğraflamak, ölçü almaktır. Aslında bizim cinayet mahalline gelen polislerden hiçbir farkımız yok. Hiçbir cinayet aletinin oynatılmaması gerekir ki cinayetleri doğru bir şekilde yorumlayalım ve çözelim” ifadelerini kullandı.
Söyleşinin sonunda, Etnografya Müzesi Müdürü Doç. Dr. Dilek Maktal Canko, katılımlarından dolayı Dr. Mehmet Bezdan’a günün anısına “Teşekkür Belgesi” vererek, etkinliği sonlandırdı. Bu tür etkinlikler, Türkiye’nin ve özellikle Ege Bölgesi’nin zengin kültürel mirasını daha iyi anlamak ve geleceğe taşımak adına oldukça önemlidir.
Ege Üniversitesi’nin bu alandaki aktif faaliyetleri, sadece akademik çalışmalarla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda toplumun çeşitli kesimlerine ulaşarak sanat ve kültür alanında farkındalık yaratma gayreti gösterdiğini de göstermektedir. Etnografya Müzesi’nin organizasyonu ile elde edilen verimler, sualtı arkeolojisinin önemini yeniden gözler önüne sermektedir.
