Silivri’de bulunan Marmara Cezaevi’nde tutuklu olarak bulunan Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ait sosyal medya platformu X hesabından dikkat çekici bir videolu paylaşım yapıldı. Bu videoda, İmamoğlu’nun geçmişte kullandığı bazı ifadeler ve düşünceleri yer aldı.
Videonun başlangıcında, İmamoğlu’nun daha önce yaptığı bir açıklamada, “Bugün aynı yapılanlar bir AK Partili başkana yapılsın gidip mahkemesinde onun savunmasına katılmayan Ekrem İmamoğlu namerttir” sözlerine dikkat çekildi. Bu sözler, Adaletin yanı sıra ilkesel değerleri de sorgulayan bir durumu ortaya koymakta. İmamoğlu, adaletin sağlanabilmesi için herkesin eşit şekilde korunması gerektiğini savunuyor.
Paylaşımda, İmamoğlu’nun şu ifadeleri de yer aldı: “Birine haksızlık hukuksuzluk yapılsın kapısına koşar giderim, partisine bakmam”. Bu cümleler, İmamoğlu’nun adalet konusundaki hassasiyetini gözler önüne seriyor. İmamoğlu, sadece bir siyasi lider olarak değil, aynı zamanda insan hakları savunucusu kimliğiyle de dikkat çekiyor.
İmamoğlu, haksızlık ve hukuksuzluk yapıldığında bu durumu asla göz ardı etmeyeceğini vurguluyor. “Bugün aynı yapılanlar bir AK Partili başkana yapılsın gidip mahkemesinde onun savunmasına katılmayan Ekrem İmamoğlu namerttir. Böyle bir bakış açısı olmaz.” şeklindeki ifadeleri, onun adalet anlayışının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. O, siyasetin etkisinin yargı üzerinde olmaması gerektiğini belirtirken, bu durumun toplumsal huzursuzluğa sebep olacağını savunuyor.
“Böyle yargı olmaz, siyasetin yargıyı istediği gibi yönlendirdiği bir alanda memlekette huzur olmaz. Huzur olmayan yerde sermaye, üretim, refah olmaz.” diyerek, bu tür bir yargı sisteminin toplumsal refahı nasıl etkilediğine dikkat çekti. Aynı zamanda, siyasi baskıların altında yoğrulmuş bir hukuk sisteminin, halkın yaşam standartlarında ne gibi olumsuz etkiler yaratabileceğinin altını çizmiş oldu.
İmamoğlu, devletin birincil ilkesinin adalet olduğunu vurgulayarak, “Devletin dini adalettir. Ne kadar kutsal bir söz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.” diyerek, sosyal adaletin sağlanması gerektiğinin temel unsur olduğunu savunuyor. Bu sözler, onun toplumun farklı kesimleri arasında eşitlik sağlamak adına yükselttiği sesin bir parçası olarak öne çıkıyor.
Bu paylaşım, İmamoğlu’nun hem siyasi duruşunu hem de kişisel inançlarını yansıtan önemli bir örnek teşkil ediyor ve siyasi haksızlıkların ortadan kaldırılması adına gösterdiği kararlılığı bir kez daha gözler önüne seriyor. Adalet arayışı, halkın özgürlükleri ve temel hakları açısından kritik bir noktada durduğunu bilincinde olarak, İmamoğlu’nun bu yaklaşımı kamuoyunca dikkatle izlenmeye devam ediliyor.