İsrail’in Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü saldırılar, 386 gündür kesintisiz bir şekilde devam etmektedir. Bu durum, bölgedeki insani krizin derinleşmesine ve masum sivillerin hayatlarının kaybedilmesine neden olmaktadır. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan son verilere göre, İsrail ordusunun son 48 saat içinde gerçekleştirdiği 7 hava saldırısında 77 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, 289 kişininse yaralandığı ifade edilmiştir. Bu saldırıların, yerel halk üzerinde yarattığı korku ve endişe oldukça büyük bir boyuta ulaşmış durumdadır.
![]()
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023 tarihinde başladığı saldırılar, Filistin’de sürdürülen çatışmaların ve insani dramın boyutunu oldukça artırmıştır. O tarihten bu yana, Gazze’de gerçekleşen saldırılarda toplam can kaybı 42,924 kişiye yükselmiştir. Ayrıca, yaralı sayısının da 100,933 kişiye ulaştığı belirtilmiştir. Bu rakamlar, bölgedeki sağlık sisteminin ve altyapısının çökmesine yol açmış, yaralıların tedavi edilmesi için gereken kaynakların yetersizliği belirgin bir hal almıştır.
Filistin Sağlık Bakanlığı, yaşanan bu olayları sadece sayı ve istatistikler üzerinden değil, aynı zamanda her bir kaybın ardındaki insan hikayeleriyle de desteklemektedir. Kadınlar, çocuklar ve yaşlılardan oluşan masum sivillerin hedef alınması, uluslararası alanda büyük tepki toplamaktadır. Özellikle son yüzyılda birçok askeri çatışmanın yaşandığı bu bölge, yine çatışmaların merkez üssü olma özelliğini devam ettirmektedir. Saldırılar, günlük yaşamı alt üst etmiş ve insanları evlerini terk etmeye zorlamıştır.
Bölgedeki insani durum yalnızca sağlık ve yaşam kaybıyla sınırlı kalmamaktadır. Gazze’de gıda, su, elektrik ve diğer temel ihtiyaç maddelerine erişim oldukça kısıtlı hale gelmiştir. 386 günlük bu savaş ortamında, yaşam mücadelesi veren insanlar her geçen gün daha da zor bir hale sokulmaktadır. Geçim sıkıntısı çeken aileler, yaralı yakınlarının tedavi süreçleri için gerekli olan maddi ve manevi destekten yoksun kalmışlardır.
Uluslararası toplumun bu krize müdahale etme biçimi de sorgulanmaya devam etmektedir. Birçok insan hakları örgütü ve devlet, İsrail’in uyguladığı bu saldırıların durdurulması gerektiğini ifade etmektedir. Ancak, bu açıklamalar çoğunlukla kelimelerden ibaret kalmakta ve sahada etkili bir çözüm üretilmemektedir. Savaşın tarafları arasında sürdürülen müzakere süreçleri, çoğunlukla tatminsizlikle sonuçlanmakta ve barış umudu gittikçe azalmaktadır.
Sonuç olarak, Gazze’de devam eden bu çatışmalar, bölgedeki insanların hayatlarını tehdit eden, insani krizlerin derinleşmesine neden olan bir durum haline gelmiştir. 42,924 kaybın ve 100,933 yaralının olduğu bu ortamda, her bir insanın yaşadığı acı, uluslararası toplum açısından önemli bir sorumluluk yaratmaktadır. Yapılması gereken, acil yardım sağlamak, olaylara müdahale etmek ve kalıcı bir barış sağlayacak adımlar atmaktır. Ancak bugüne kadar bu alanda kaydedilen ilerleme, yaşanan trajedilerin önüne geçebilmiş değildir. Gazze Şeridi’nde devam eden bu durumun sona ermesi için etkili politikaların uygulanması ve dünya genelinde farkındalığın artırılması hayati bir önem taşımaktadır.
