İstanbul’da Yangın Paniği
Öğle saatlerinde, İstanbul Ankara otobanı Demirtaş Viyadüğü yakınlarında, İsmetiye Mahallesi kırsalında henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı bir yangın başladı. Yangının başlama anı, yerel halk için endişe verici bir durum oluşturdu. Yangının çıktığı bölgeden yükselen dumanları gören çevredeki vatandaşlar, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmekte gecikmedi. Bu ihbarla birlikte, olay yerine çok sayıda itfaiye, jandarma, AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) ve Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri gönderildi.
![]()
Alevler, rüzgarın etkisi ile hızlı bir şekilde geniş bir alana yayıldı. Yangının yeri, yerleşim yerlerini tehdit etmeye başlayınca, durum oldukça tehlikeli bir hal aldı. Alevler, bazı evlerin bahçelerine kadar ulaştı ve bu durum, köyde yoğun bir panik yaşanmasına neden oldu. Mahalle sakinleri, can havliyle evlerini terk etmek zorunda kaldılar. Bu esnada, birbirleriyle vedalaşan vatandaşların duygusal anları dikkat çekti. Yangının getirdiği korku ve belirsizlik nedeniyle gözyaşlarına boğulan birçok kişi, yaşadıkları şoku uzun süre atlatamayacakları izlenimini verdiler.
Yangına müdahale sürecinde, hem orman hem de jandarma ekiplerinin helikopterleri havadan destek verirken, karadan da çok sayıda itfaiye ekibi yangınla mücadele etti. Yangın söndürme çalışmalarına gönüllülerin de katılması, topluluk dayanışmasının bir göstergesi olarak öne çıktı. Ancak, ne yazık ki bazı evlerin zarara uğradığı bilgisi alındı. Yangın sırasında ciddi bir can kaybı yaşanmaması ise en azından sevindirici bir durum olarak değerlendirildi.
Bölgedeki yangın söndürme çalışmaları devam ederken, yerel halk ve müdahale ekipleri için bu olay, hatırlanacak bir anı olarak kalacak. Yangın sırasında ve sonrasında yaşanan duygusal anlar, yerel halkın birbirine destek olma ihtiyacını bir kez daha ortaya koydu. Yangın ile mücadelede yerel halkın dayanışmasının yanı sıra, resmi kurumların hızlı ve etkili müdahalesi de takdir topladı.
Sonuç olarak, bu tür yangınlar ne yazık ki doğal afetler arasında yer almakta ve her geçen yıl artan sıcaklıklar ile rüzgarlı hava koşulları, bu tür olayların daha sık yaşanmasına neden olmaktadır. Yetkililerin, önleyici tedbirleri daha da artırmaları gerektiği bir kez daha gözler önüne serildi. Yangın sonrası değerlendirmelerde, özellikle yerleşim alanlarının yangın riskine karşı daha dikkatli planlanması gerektiği vurgulandı.
