İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında daha önce imzalanan Toplu İş Sözleşmesi (TİS) ile ilgili yaşanan anlaşmazlık sürmeye devam ediyor. Bu kapsamda, belediye tarafından işten çıkarılan işçilerin protesto eylemleri, 6’ncı gününde de devam etti. Bugün, sendika üyesi işçiler, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Temmuz ayı toplantısının gerçekleşeceği salona yürümek istediler. Ancak, meclis salonuna girmek isteyen işçilerle güvenlik güçleri arasında bir arbede yaşandı.
Geçmiş dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, seçim sürecine girmeden önce Belediye-İş Sendikası ile bir toplu iş sözleşmesi imzalamıştı. Ancak, yeni göreve gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bu sözleşme kapsamındaki maaş artışının sürdürülebilir olmadığını dile getirerek, Eylül ayında uygulanacak olan enflasyon farkı zammının geri alınmasını talep etti. Tugay’ın bu talebi, sendika tarafından olumlu karşılanmadı. Sendikanın geri adım atmadığı bir ortamda, belediye işten çıkarma sürecini başlatarak toplamda 1,030 işçinin işine son vermeye karar verdi. Başkan Tugay ile Belediye-İş Sendikası arasında yapılan müzakereler de sonuçsuz kaldı ve bu durum işten çıkarılanların sayısını artırdı.
Türk-İş’e bağlı olan Belediye-İş Sendikası, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden 360 işçinin işten çıkarıldığını resmen açıkladı. 8 Temmuz tarihinde bir araya gelen işçiler, Başkan Cemil Tugay’ın ofisinin de bulunduğu Egemenlik Binası’na yürüyerek eylemlerini burada sürdürmeye başladılar. Bugün tekrar bir araya gelen işçiler, Egemenlik Binası’ndan Kültürpark’taki İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisinin Temmuz ayı olağan birleşiminin yapılacağı salona yürüyüş gerçekleştirdiler. Belediye-İş Sendikası İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Savaş Atalay, işçilerin meclise katılma isteğini dile getirdi.
Atalay, burada yaptığı açıklamada, “Direnişimizin 6. günündeyiz. İşçi arkadaşlarımız haksız ve hukuksuz bir şekilde işten atıldı. Sebebini sorduğumuzda bir yanıt alamıyoruz, sebep göstermiyorlar. ‘Ya toplu sözleşmeden geri adım atacaksınız ya da ben işçi kıyımını yapacağım’ diyorlar. Sonuna kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Arkadaşlarımızın yanındayız ve onları kesinlikle yalnız bırakmayacağız. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı’na sesleniyorum; burada bir haksızlık var. 6 gündür direnişteyiz, sesleniyoruz, gelsin ve bu haksızlığa müdahale etsin” şeklinde konuştu.
Olaylar sırasında, meclis salonuna girmek isteyen işçiler ile güvenlik güçleri arasında yine arbede yaşandı. Bu durum, hem işçilerin eylemlerinin ne denli önemli olduğunu gösteriyor hem de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin işçi eylemlerine karşı aldığı önlemlerin gücünü ortaya koyuyor. Sendika temsilcileri, işçilerin haklarını savunmak için bu direnişe devam edecekleri mesajını net bir biçimde dile getiriyorlar. İzmir’de yaşanan bu tartışmalı süreç, işçi hakları açısından Türkiye’deki işçi hareketlerinin ve sendikal mücadelenin ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunu gözler önüne seriyor.