DOLAR 40,4127 0.04%
EURO 47,0351 -0.1%
ALTIN 4.361,700,27
BITCOIN 4730987-0,74%
İzmir
35°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

İzmir’de Yangınlar: Erozyon ve Sel Tehlikesi Kapıda!
1141 okunma

İzmir’de Yangınlar: Erozyon ve Sel Tehlikesi Kapıda!

Temmuz 20, 2025 20:38
İzmir’de Yangınlar: Erozyon ve Sel Tehlikesi Kapıda!
0

BEĞENDİM

JEOLOJİ Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan, İzmir’deki yangınlarda son 1 ayda 25 bin hektar alanın zarar gördüğünü dile getirerek, “Yağışların artmasıyla birlikte yanan bu alanlarda erozyon olacak. Erozyonla çok değerli olan bitkisel toprağı kaybediyoruz. Toprak sellerle birlikte vadilere, sonra yerleşim merkezine, oradan da denize akacak” şeklinde uyardı.

Türkiye’de özellikle yaz aylarıyla birlikte artan orman yangınları, hem doğa hem de insan yaşamını ciddi şekilde tehdit ediyor. Yangınlar sonrasında meydana gelebilecek olan erozyon, sel ve heyelan gibi ikinci felaketler, son derece yüksek bir risk taşıyor. Yangın mevsiminin ortalarının gelindiğini belirten Önalan, “Yangın mevsiminin bitmesine daha 1,5 ay var. Son 1 ay içerisinde 80 bin hektarın üzerinde alan yandı ki bunun 25 bin hektarının İzmir’de olması oldukça üzücü. Yangının ikincil sonuçlarını kısa, orta ve uzun vadede göreceğiz. Yağışların artmasıyla birlikte yanan alanlarda ciddi bir erozyon tehlikesi var” diye konuştu.

Önalan, Türkiye’de her yıl erozyon nedeniyle Kıbrıs büyüklüğünde bir toprak parçasının yok olduğuna dikkat çekti ve “Ağaçlar ve ormanlar, erozyonu önlemede en büyük etken. Ormanlar yok olduğunda topraklar korumasız kalıyor ve erozyona uğruyor. Orman, yağmurların etkisini azaltan bir yapı oluşturur. Ormanı kaybettiğinizde yağan yağmur suları doğrudan vadilere ve devamında yerleşim alanlarına akıyor; bu da ciddi bir sel tehlikesi oluşturuyor” dedi.

Önalan, kısa, orta ve uzun vadede gerekli önlemler alınmadığı takdirde yanan orman alanlarında önemli sellere ve toprak kayıplarına maruz kalınacağına dikkat çekti. “Bazı yerlerde jeolojik koşullar ve topografik eğim, heyelan riskini de artırabilir. Dolayısıyla, ‘sadece orman yandı’ olarak bakmak doğru değil. Ödemiş ve Seferihisar gibi yerlerde yanan her alanda erozyon riski bulunmaktadır. Erozyon ile birlikte değerli bitkisel toprağımızı kaybediyoruz, ve bu topraklar seller aracılığıyla vadilere, yerleşim merkezlerine ve denize ulaşacak” ifadelerini kullandı.

Ülke genelinde afet planlamasının yapılmadığını vurgulayan Önalan, “Afet riski taşıyan alanlar imara açılmamalı. Bir yer imara açıldığında o bölge için etütler yapılması gerekiyor. Bu önlemleri almazsak, daha sonra ikincil afetlerle karşılaşacağız. Yangın sonrası yanan bölgelerde öncelikle ciddi etütler yapılmalı ve yerleşime uygun olmayacaksa bu alanların mutlaka yerleşim dışı bırakılması lazım. Eğer yanan bölgelerde tekrar inşaat yapılırsa, 10 yıl içinde bir başka yangın daha meydana gelecektir. Yanan alanlar imara açılırsa, elimizde ne orman bırakır ne de kültürel varlık” dedi.

Son olarak Önalan, yangına komşu olan yerleşim alanlarına kesinlikle imar izni verilmemesi gerektiğini belirtti. “İlçe merkezine kadar yangın ulaşabiliyor, bu nedenle merkezi taşımak gibi bir amaç gütmüyoruz. Ancak ormanların içerisinde kalan sitelere bir daha imar izni verilmemeli. Bölgeye özgü endemik ağaçlar dikilmeli ve bu alanlar orman olarak korunmalıdır” şeklinde önerilerde bulundu.

En az 10 karakter gerekli