İzmir’in tarih kokan semtleri arasında yer alan Kadifekale’de, Mardinli kadınların ürettiği geleneksel tandır ekmeği, sadece bölgenin kültürel mirasını canlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda bu kadınların aile bütçelerine de önemli katkılar sunuyor. Tandır ekmekleri, Kadifekale surlarının içinde, odun ateşiyle kurulan geleneksel tandırlarda pişiriliyor. Bu ekmekler, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Kadifekale surlarının tarihi atmosferinde, sabahın erken saatlerinden itibaren hazırlıklara başlayan kadınlar, gün boyunca ekmek üretmeye devam ediyor. Tandır başında zorlu koşullar altında çalışan bu kadınlar, hem kültürel miraslarını yaşatıyor hem de ailelerinin geçimini sağlıyorlar. Bununla birlikte, yaşadıkları çevrenin olumsuz imajını kırma amaçları da bulunuyor.
Kadifekale, yıllardır olumsuz haberlerle anılmasından rahatsızlık duyan kadınlar, semtin tarihi yapısının ve misafirperverliğinin ön plana çıkmasını sağlamak istiyorlar. Çoğunluğunu Mardinli yurttaşların oluşturduğu mahalle sakinleri, kendi imkanlarıyla kurdukları tandırlarda, geleneksel yöntemlerle ekmek yapma geleneğini sürdürüyorlar. Bu durum, hem mahalledeki dayanışmayı artırıyor hem de bölgedeki olumsuz algının yıkılması konusunda bir adım atıyor.
Tandırda pişirilen ekmeklerin satış fiyatı ise 20 lira olarak belirlenmiş. Bu fiyata, hem lezzetli bir tannır ekmeği tatma fırsatı buluyorlar hem de Kadifekale’nin tarihi atmosferinin tadını çıkarıyorlar. Kadınlar, tüm İzmirlileri Kadifekale’ye davet ederek, geleneksel ekmeklerinin tadına bakmalarını ve semtin güzelliklerini görmelerini istiyorlar.
Mardinli kadınlardan 55 yaşındaki Felek Bilmez, geçimini bu işten sağladığını belirterek, “Ekmeklerimizi sadece tuz ve maya ile yapıyoruz. Herkes çok seviyor, İzmir’in her yerinden gelip alıyorlar. 20 liraya satıyoruz, hem sağlıklı hem ucuz” diyor. Ancak, bu geleneksel işlerine gelmeye korkan insanların olduğunu dile getiriyor. Kadifekale’nin adı geçmişte kötüye çıksa da, Felek Bilmez ve arkadaşları misafirperver olduklarını vurgulayarak, “Oysa biz kötü insanlar değiliz, misafirperveriz, kardeşiz. Tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz” şeklinde konuşuyor. Böylece, kadim Kadifekale semtinin hem tarihsel hem de kültürel değerlerini koruma çabası ortaya konmuş oluyor.
Sonuç olarak, Kadifekale’deki tandır ekmeği üretimi, sadece kadınların ekonomik bağımsızlıklarını artırmakla kalmayıp, aynı zamanda bölgenin negatif imajını düzeltecek önemli bir faaliyet haline geliyor. Kadınlar, kendi kültürel miraslarını yaşatmaya ve bölgedeki dayanışmayı güçlendirmeye devam ediyor. Bu çaba Bütün İzmirlileri buluşturan, geçmişe yolculuk yaptıran bir alışveriş fırsatı sunuyor. Kadifekale, tarih kokan atmosferi ve misafirperver insanlarıyla yeniden keşfedilmeyi bekliyor.
