Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) lokantasında stajyer olarak çalışan kız çocuklarının, çalışanlar tarafından cinsel tacize uğradığı iddiaları, meclis gündemine taşındı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili ve Kars Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, bu rahatsız edici durumun araştırılması için bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulması amacıyla önerge sundu. Koçyiğit, yaptığı açıklamada, “Kadınları ve çocukları cinsel şiddet, istismar ve ayrımcılıktan koruyamayan, şiddetin üstünün örtülebildiği algısının yaygınlaştığı bir Meclis; topluma eşitlik, adalet ve hukuk üretme iddiasını sürdüremez,” diye belirtti.
![]()
Koçyiğit’in bu açıklaması, TBMM’nin kendi çatısı altında yaşanan insan hakları ihlalleriyle yüzleşmesi ve ataerkil sessizliği kurumsal düzeyde kırması gerektiğini vurguladı. Bu tür durumların önlenmesi için gereken yapısal değişikliklerin sağlanması gerektiğini ifade eden Koçyiğit, TBMM bünyesinde kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddet, istismar ve ayrımcılığın önlenmesine yönelik kurumsal eksikliklerin tespit edilerek kalıcı ve bağımsız mekanizmaların oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Meclis Araştırma Komisyonu’nun kurulması önerisi, Anayasa’nın 98. ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca sunuldu. Koçyiğit’in bu talebi, yalnızca TBMM’nin değil, aynı zamanda toplumun genelinde cinsiyet eşitsizliğini ve cinsel şiddeti önleme konusundaki zaafiyetleri açığa çıkarmaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Kız çocuklarının stajyer olarak çalıştığı TBMM lokantasında yaşanan bu olumsuz durum, kamuoyunda büyük bir infiale yol açtı. Kadın hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşları, bu tür mücadelelerin sürekli hale gelmesi ve sistematik olarak report edilmesi gerektiğini belirtiyor. Aynı zamanda, TBMM’nin üstlendiği sorumluluğu daha etkin bir şekilde yerine getirmesi gerektiğine dikkat çekiyorlar. Cinsel istismar ve ayrımcılığın yalnızca bireysel bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun olduğu; bu nedenle toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının önemi vurgulanıyor.
Son olarak, TBMM’nin bu konuları gündeme alması ve gerekli adımları atması, hem meclisin itibarını koruması hem de kadınlar ve çocuklar için güvenli bir çalışma ortamı sağlanması açısından önemlidir. TBMM, cinsiyet eşitliği ve insan hakları konularındaki duyarlılığını artırmalı ve bu tür ihlallerle yüzleşmek için somut adımlar atmalıdır. Meclis Araştırma Komisyonu’nun kurulması, bu yönde atılacak ilk önemli adımdır ve toplumda bu tür durumlara dair farkındalığın artırılmasına katkı sunacaktır.
