İstanbul’un Çatalca ilçesinde, Tek Gıda İş sendikasına üyelikleri nedeniyle işten çıkarılan Polonez işçilerinin grevi devam ediyor. Grevin 59. gününde, Polonez fabrikasının önünde yapılan eyleme polis müdahale etti. Polis, işçilerin önünde kalkanlarla durarak bir baraj oluşturdu. Bunun üzerine, işçiler de polislere karşı oturma eylemi gerçekleştirerek direnişlerini sürdürdüler. Eylem sırasında işçilerden biri, polislere hitaben “Biz sizleri bunun için mi büyüttük? Biz bu muameleyi görebilmek için mi Türkiye vatandaşı olduk?” diyerek tepki gösterdi. Yapılan eylemler, işçilerin haklarını savunma ve çalışma koşullarını iyileştirme isteğinin bir parçasıydı.
![]()
Polis müdahalesinin ardından, Tek-Gıda-İş İl Sekreteri Furkan Seyhan’ın da aralarında bulunduğu birçok kişi gözaltına alındı ve emniyet kuvvetleri tarafından götürüldü. Bu durum, işçilerin mücadele azmini daha da artırdı ve sendikadan yapılan açıklamada, Polonez işçilerine destek çağrısı yapıldı. Yapılan açıklamada “Polonez’e sendika girene kadar mücadelemiz sürecektir. Tüm demokratik kitle örgütlerini, emek dostlarını Polonez işçileriyle dayanışmaya davet ediyoruz” ifadesi öne çıktı. İşçilerin 59 gündür sürdürdüğü mücadele, kadın-erkek tüm çalışanların ortak bir hedef doğrultusunda birleştiği bir direniş haline geldi.
Grevin devam ettiği günlerde, İstanbul Çatalca’daki Polonez fabrikası önünde bir grup işçi emniyet güçleri tarafından kuşatıldı. Yaklaşık 600 polis memuru, grevci işçilerin etrafında barikat oluşturdu. Bu esnada 80 işçi gözaltına alınarak Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Tek-Gıda-İş sendikası, gözaltılarla birlikte yapılan bu müdahaleleri kınadı ve emniyet mensuplarının işçilerin anayasal haklarını gasp ettiğini belirtti. Sendika, “Hiçbir baskı ve tehdit bizi geri adım attıramayacaktır” diyerek kararlılıklarını ortaya koydu.
Ayrıca, DISK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası, Polonez işçilerine destek vermek amacıyla bir ziyaret gerçekleştirdi. Sendika üyeleri, Polonez fabrikasına gelerek “Direne direne kazanacağız” ve “Polonez işçisi yalnız değildir” gibi sloganlar attılar. Bu toplu eylem, işçilerin yalnız olmadığını ve destekçileriyle dayanışma içinde olduklarını gösterdi. Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Özkan Atar, işçiler için “Alnı açık bu ülkenin en namuslu işçileriyiz” diyerek, haklarının savunulmasında kararlı olduklarını vurguladı.
Sonuç olarak, Polonez işçilerinin grevi, hem yerel hem de ulusal bazda dikkatleri üzerine çekmiş durumda. İşçilerin sendikalaşma mücadeleleri, onları destekleyen diğer sendikalar ve demokratik kitle örgütleriyle dayanışma içinde devam ediyor. Bu süreç, işçilerin haklarını elde etmek için verdikleri mücadelenin ve toplumsal dayanışmanın bir örneği olarak öne çıkıyor. Polonez işçilerinin direnişi, Türkiye genelindeki işçi hareketleri için de önemli bir referans noktası haline gelmiş durumda.
