Sağlık Bakanlığı tarafından Afrika’da hızla yayıldığı ve DSÖ’nün acil durum ilan ettiği M-Çiçeği hastalığına ilişkin rehber yayımlandı. Rehberde, hastalığın Orta ve Batı Afrika’nın tropikal yağmur ormanlarında endemik olarak görülen ve zaman zaman dünyanın diğer bölgelerine yayılan az sayıda görülen viral bir hastalık olduğu belirtildi. Hastalığın klinik olarak ateş, halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, kızarıklık ve büyümüş lenf nodları ile kendini gösterdiği ve tıbbi komplikasyonlara neden olabileceği ifade edildi. M-Çiçeği 2-4 hafta süren ve kendini sınırlayan bir hastalık olmakla birlikte ağır vakalara da yol açabildiği belirtildi. Orta Afrika’da yüzde 10, Batı Afrika’da ise yüzde 1 fatalite oranı olduğu bilgisi paylaşıldı. Hastalık 2022 yılından sonra pandemik hale geldiğinde bağışıklık sistemi normal kişilerde fatalite oranının binde 1’in altında olduğu vurgulandı.
![]()
M-Çiçeği hastalığının hayvandan insana bulaşmasının yanı sıra insandan insana da bulaşmaya başladığı belirtilen rehberde, son dönemdeki vaka artışlarının cinsel yollarla yayıldığına dikkat çekildi. DSÖ’ye 116 ülkeden bildirilen toplam 99 bin 176 laboratuvarca doğrulanmış vaka ve 208 ölüm ile Mayıs 2024’te 934 yeni vaka bildirildiği bilgisi paylaşıldı. Enfekte hayvanlardan kaynaklanan bulaş riskine dikkat çekilerek, hastalığın hayvanlardan insana bulaşabileceği ve cildin bütünlüğünün bozulduğu yaralanmaların bulaş açısından riskli olduğu belirtildi.
Rehberde, M-Çiçeği hastalığının kuluçka süresinin 6 ila 14 hafta arasında değişebileceği ve hastalığın deri döküntüsü ve ateş ile kendini gösterdiği vurgulandı. Vakanın tespit edilmesi durumunda izlenecek yollar ve hastaneye başvurma süreci detaylı şekilde açıklandı. Hastalığın tedavisinin kesin olarak bilinmediği belirtilerek, semptomların hafifletilmesi ve komplikasyonların yönetilmesi gerektiği ifade edildi.
Ayrıca, M-Çiçeği hastalığına karşı çiçek aşısının yüzde 85 oranında etkili olduğu ve daha önce çiçek aşısı olmuş kişilerin hastalığı daha hafif geçirebileceği veya korunabileceği bilgisi paylaşıldı. Hastalığın önlenmesi için modifiye edilmiş atenüe aşı virüsüne dayalı yeni bir aşının kullanım onayı aldığı ancak kısıtlı olarak ulaşılabilir durumda olduğu belirtilerek, klinik kullanımının iki doz şeklinde olduğu ifade edildi.
