Son zamanlarda Urla Belediyesi içerisinde yaşanan olaylar, kamuoyunun dikkatini çekmekte. Vahşi depolama, ceza uygulamaları, rüşvet iddiaları ve istifalar gibi birçok sorun gündemde. Tıpkı bir deyimle ifade edildiği gibi, “bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır.” Bu bağlamda, Öncüşehir Ekibi olarak, bir süredir Urla’nın Yağcılar Mahallesinde yürüttüğümüz çalışmalar sayesinde, bazı olumsuz durumları gözlemleme fırsatı bulduk.
Öncelikle, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan hakkında ciddi iddialar bulunmakta. Başkan Balkan’ın, kendi babasının muhtar olduğu mahallenin belirli bir kısmını resmen vahşi depolama alanı olarak kullandığı yönünde iddialar var. Bu alanda çöp, hafriyat, evsel atıklar ve eski mobilyalar gibi çeşitli atıkların bulunduğu belirtiliyor. Hatta bu durumun, bölgede metan gazı riski oluşturması gibi ciddi bir tehlikeyle sonuçlanabileceği ifade edildi. Gerçekten de olabilecek şeyler arasında!
Bu gelişmelerin ardından, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, olayla ilgili incelemelerde bulundu. Denetimlerin sonucu olarak, hafriyat, evsel atıklar ve eski mobilyaların Urla Belediyesi ile özel bir firma tarafından bölgeye döküldüğü tespit edildi. Çevre Kanunu kapsamında, Urla Belediyesi’ne ve ilgili firmaya ayrı ayrı 1 milyon 869 bin 726 TL, toplamda ise 3 milyon 739 bin 452 TL idari para cezası kesildi. Bunun yanı sıra, sorumlular hakkında da suç duyurusunda bulunuldu.
Bütün bu yaşananlardan ders alınması gerektiği düşünüldüğünde, Belediye Başkanı Selçuk Balkan’ın ulusal bir televizyon kanalına verdiği röportajda, döküm yapılan alan için Orman Genel Müdürlüğü’nden alınan resmi bir izin belgesi olduğunu ileri sürmesi dikkat çekici. Başkan, dökülen moloz ve hafriyatın bu izin belgesi çerçevesinde yapıldığını savunmuştu. Bu açıklama, pek de inandırıcı gelmiyor.
Bunun nedenine gelecek olursak, vahşi depolama yapılan alanın Yağcılar Mahallesi olduğu, ancak Başkan Balkan’ın bahsettiği ‘izin belgesi alınan’ yerin Ovacık olduğu ortaya çıkıyor. Başkanın bu iki farklı mahallesi arasında nasıl bir bağlantı kurduğu merak ediliyor. Yapılan açıklamalara bakıldığında, ya başkan, yaşadığı ilçede hangi mahallelerin olduğunu bilmiyor ya da bu iddialarla Urla halkını yanıltmaya çalışıyor. Her iki seçenek de son derece düşündürücü.
Bir noktada belirtmek gerekir ki, izin verilen konunun çöp temizliği olmadığı, aksine çöp dökümü olduğu net bir şekilde ortada. Sayın Başkan, Ovacık bölgesinde çöp dökme izni almadığınız gibi, asıl yapılması gereken Yağcılar’da çöp temizliği yapılmasıdır. Bunun için özverili bir çalışma gerektiği aşikar. Başka bir deyişle, burada yapılan hatayı kabul edip sorunu çözmek için adım atmak yerine aldatmaca bir açıklama yapmak, bir belediye başkanına pek de yakışan bir tutum değil.
Kısacası, Urla Belediyesi bünyesindeki bu durum, devlete güveni sarsabilecek bir örnek. Bugün yaşananlar, yarında başka bir skandala dönüşebilir. Önemli olan, yetkililerin meseleye el atıp, halkın güvenini yeniden tesis etmesi gerektiğidir.